“Bu önlem sayesinde Rusya Merkez Bankası’nın mali rezervlerinin yaklaşık yarısı dondurulacak” diye devam eden Borrell, rezervlerin yarısından fazlasının G7 ülkelerinin bankalarında tutulduğunu söyledi. Bu tür önlemlerin Rusya’nın finansal sistemini güçlü şekilde vurmasını umduğunu dile getiren AB’nin dış politika şefi, üye devletlerin kararları merkez bankalarının çalışmaya başlayacağı bu sabahtan önce uygulama konusunda anlaştığını vurguladı.
Ancak ‘Rusya’nın son yıllarda rezervlerini AB’nin engelleyemediği ülkelerde giderek daha fazla konuşlandırdığına’ dikkat çeken Borrell, ‘AB’nin Rusya Merkez Bankası’nın Moskova veya Çin’de bulunan rezervlerini bloke edemeyeceğini, Rusya’nın son yıllarda rezervlerini bloğun politikasından etkilenmeyecek ülkelere başarıyla naklettiğini’ belirtti. Baş diplomat, ‘bir süredir Rusya’nın mevcut duruma ve gelecekteki yaptırımlara finansal olarak hazırlandığını, rezervlerini dolardan uzaklaştırıp euro ve Çin yuanına yatırım yaptığını’ aktardı.
“Avrupalı liderlerin sıradan vatandaşların akrabalarına para göndermesi gibi belirli faaliyetlerde bulunması ve Rusya ile alışverişe devam etmek için kesinlikle gerekli ödemelerin yapılması için finansal sistemi çalışır durumda tutmaları gerektiğine inandıklarını” aktaran Borrell, şu vurguyu yaptı:
“Rus bankalarını uluslararası finans akışından koparmanın düzeyi, Rus finans sistemine maksimum zarar verecek ama diğer finansal sistemlerle minimum düzeyde bağlantıda kalmasını sağlayacak şekilde dikkatle ayarlandı.”
AB’nin yaptırım paketlerinde petrol ve gaz gibi enerji sektörü de dahil olmak üzere Rusya’dan yapılan ihracata herhangi bir kısıtlama getirilmedi. ABD yönetiminden üst düzey bir yetkili, yaptırım paketinin açıklanması öncesi, Batılı ülkelerin dünya piyasalarında akaryakıt sıkıntısı yaşamamak ve akaryakıt fiyatlarının artmasını önlemek için enerji tedarik ödemelerinin yapıldığı Rus bankalarını SWIFT’te tutabileceğini dile getirmişti.