Vücuda kendini tedaviyi öğretecek
Columbia Üniversitesi’ni bitirdiği ABD’de en başarılı 25 Türk mezundan biri olan Özgenur Çelik, ülkenin en iyi laboratuvarında çalışıyor. Özgenur’un hedefi,...
Haberin DevamıColumbia Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği bölümünü bitirdiğinde, Amerika Birleşik Devletleri (ABD)’de 2022’nin en başarılı 25 Türk mezunundan biri olarak gösterilen Özgenur Çelik, doktora çalışmalarına ülkenin en iyi laboratuvarında devam ediyor. Çelik, 90 yıldır ABD’deki üniversiteler ile ilgili yaptığı sıralamalarla bilinen U.S News&World Report tarafından 202 üniversitenin değerlendirildiği listede 2023 yılının ‘en iyi biyomedikal mühendisliği doktora programı’ seçilen Emory Üniversitesi-Georgia Teknoloji Enstitüsüne kabul edildi. Özgenur Çelik, Kovid-19 aşısıyla popüler olan mRNa teknolojisi ile diyabet, lupus (kelebek), MS gibi bağışıklık sistemine bağlı hastalıklara karşı ‘akıllı ilaç’ üzerinde çalışıyor.Dahiliye ve Nefroloji uzmanı Prof. Dr. Ali Çelik ve emekli organ nakli koordinatörü Dr. Nüket Çelik’in kızı Özgenur, 1998 yılında İzmir’de doğdu. İzmir Amerikan Koleji’nden mezun olduğu 2018 yılında Columbia Üniversitesi Mühendislik Fakültesi’ne erken kabul aldı. Lisans eğitimi boyunca biyomühendislik alanına yaptığı katkılardan dolayı iki yıl üst üste ‘Onur Ödülü’ne layık görüldü. Birinci sınıftan itibaren doku mühendisliği, nano ilaç ve hedefli ilaç taşıma sistemi alanlarında dünyanın önde gelen uzmanlarındarn Dr. Kam Leong’un laboratuvarında araştırma asistanı olarak çalıştı. Üniversite yıllarındaki başarılı çalışmaları ABD’de ilk 10’da yer alan Columbia Biyomedikal Mühendislik Departmanı’nda yüksek lisans programına daha 3’üncü sınıftayken kabul edilmesinin yolunu açtı. Kariyerini geleneksel mühendisliğin deneyimlerinden faydalanarak biyoloji ve tıptaki problemlerin çözümünü araştırmak üzerine çizen ve Georgia Teknoloji Enstitüsünde Dr. James Dahlman’ın laboratuvarında çalışmalar yapan Çelik, başarı hikayesini ve projelerini şöyle anlattı:BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ EĞİTİYORUZ“Lisans eğitimin sırasında, Prof. Dr. Kam Leong ile nano ilaç teknolojisi, akıllı ilaç taşıma sistemleri üzerine çalıştım. Damardan verilip bütün vücudu dolaştığı için çok fazla yıkıcı yan etkisi olan kemoterapi yerine, kanser ilacını vücudun sadece ihtiyacı olan bölgesine daha akıllı ve hedefe odaklı şekilde taşıyacak nanoterapi sistemi üzerine çalışmalar yaptım. Bugün ise Emory Üniversitesi Tıp Fakültesi ve Georgia Teknoloji Enstitüsü ortak laboratuvarında nano ilaçların içine, mesaj yüklü RNA’lar (mRNA) yükleyerek, farklı hastalıklara çare arıyoruz. Bu çalışmalarla immun (bağışıklık) sisteme ne yapacağını öğretmeyi ve onu eğiterek vücudun kendi kendini tedavi etmesini hedefliyoruz.Haberin DevamımRNA İLE ‘YAPMA DUR’ DİYORUZ Bağışıklık sisteminin aşırı çalışması durumlarında ortaya çıkan otoimmun hastalıklar var. Tip 1 Diyabet, lupus (kelebek) hastalığı ve akciğer sertleşmesi gibi hastalıklara mRNA ile çözüm arıyoruz. İnsan vücudunda DNA’dan RNA, RNA’dan da protein üretiliyor. Biz de vücuda RNA aracılığıyla bir mesaj göndererek o hücrelere doğru davranış talimatı vermeye çalışıyoruz. Çünkü bu hastalıklarda immun sistem çoğunlukla bilinmeyen nedenlerden, kendi hücrelerine saldırarak tahrip ediyor, yanlış işliyor. Biz de bu hücrelere mRNA ile ‘yapma dur’ ve ‘şöyle yapmalısın’ diyebilmek için deneyler yapıyoruz.Haberin DevamıTIBBIN YÖNÜ DEĞİŞİYOR Vücudu kendi hücreleriyle onarmak, tahminimce 20 yıl gibi yakın bir gelecekte önemli bir tedavi yolu olabilir. mRNA son yıllarda üzerine pek çok çalışma yapılan, Biontech aşısıyla popülerleşen bir sistem. Uğur Şahin ve Özlem Türeci de bu teknolojiyle kanser üzerine çalışırken pandeminin başlamasıyla çalışmalarını koronavirüse yönlendirmişti. Son 5 yılda iyice gelişen mRNA ile tıp, dışarıdan ilaç alıp bir şeyleri düzeltmektense insanın içindeki sistemleri kullanıp onları mühendislik teknikleriyle eğitmeye yöneliyor. Aslında bu çalışmalar bir bağışıklık sistemi mühendisliği şeklinde adlandırılabilir.TÜRECİ GİBİ KIZ ÇOCUKLARINA İLHAM OLMAKBazı ilaçları herkes için kolayca erişilebilir kılmak benim bu alandaki asıl amacım. Başta Türkiye’de olmak üzere ve dünyanın her yerindeki kız çocuklarına dünyayı güzelleştirebilecek bilimsel çalışmalar yapmaları için rol model olmak istiyorum. Tıpkı Özlem Türeci ve Katalin Kariko gibi. Bu süreç Nobel veya prestijli bilim ödüllerini de getirirse harika, ama asıl hedef bu değil.Haberin Devamı‘DEDESİNİN ÖĞÜTLERİ DUVARDA’Anne ve babası çalışan doktor ebeveynler oldukları için anneanne ve dedesiyle birlikte yaşadıkları bir evde büyüyen Çelik, dedesinin geçirdiği hastalığın kendi hayatının kırılma noktası olduğunu şu sözlerle anlattı:“TCDD Basmane Garı yöneticiliğinden emekli dedem Abdullah Aksakal, ben 6’ncı sınıftayken beyin kanaması geçirdi. Hastalığının ilk yılı yatalaktı ve konuşamıyordu. Dedemin aktif hayatından uzak kalması benim için bir kırılma noktasıydı. Eğitimimle çok yakından ilgilenmişti, özel bir bağımız vardı. Dayım ve halam da dahil olmak üzere ailemde çok kişi doktor olduğu için dedemin iyi bakılma şansı vardı. Peki ya bu imkanı olmayanlar? Dedem iyi bakılmasaydı belki 10 yıl daha yaşayamazdı. Onu 2021’de 98 yaşındayken kaybettik. Bana hastalanmadan önce el yazısıyla ‘Ne yapacaksan en iyisini yap o seni zaten geliştirip mutlu edecektir’ diye bir öğüt yazmıştı. O öğüdün yer aldığı not kağıdını çerçeveletip odama astım ve yol haritam olarak belirledim.”